dış görünüş

bizde olmayan özellikler bütününün kadın lügatındaki kibar karşılığı

rabb'imin yarattığı kulu yargılayamam dış görünüşüyle, hâddime değil. ayrıca anaerkil ve ataerkil toplumların dayattığı güzellik anlayışı yüzünden çoğu insanın kalbi kırılıyor, yargılamayın kimseyi.

i̇nsanlar artık dış görünüşe göre insanları yargılıyor. keşke herkesin içi dışı bir olsa

dışını beğenmediğin birisinin içini merak etmezsin. çirkin erkek çirkin kadın yoktur. bakımsız erkek ve bakımsız kadın vardır. beyler çok mu çirkin hissediyorsun kuaforunu değiştir. yüz şekline göre saç kesimin yapılsın. git bi spor salonuna yazıl. vücut yap. üçgen bir vücuda kimse hayır demez. hanımlar sizlerde gidin spor salonuna yazılın. squat yapın. yuvarlak bir popoya hayır diyen çıkmaz. tipi de çok ala düzeltirsiniz kuaförünuzu değiştirin. ortak olarakta , kitap okuyun olay biyolojik olarak orgazm değil ruhsal olarakta orgazm olmaktır. tiyatroya gidin 5-6 lira tiyatro bileti. sigaraya 10 lira veren insanlarsınız 1 gun içme 2 kez oyuna git. salt oyunlar düşünce şeklinizi değiştirir. bakış açınızı değiştirir. karşınızdakini anlarsınız , genelde birbirimizi anlayamadığımız için ilişkilerimiz bitiyor. tipten değil yani. konuşulacak konu bitiyor. çok yönlü olmaya çalışın. kimse gelip zırlamasın sonra ya abi bu kızlar neden hep tipe bakıyor diye. sen neye bakıyon ulan ayı. gotune bakıyon kızın. goğuslerine bakıyon. yuzu 2 , 3. planda. öyle gote böyle yarak hesabı yani.

sol kanatta gördüğünüz üzere sürekli yakışıklı ,güzel ,çirkin karşılaştırması yapılıyor. bu sizin için her ne kadar basit olsa da sırf bu yüzden üzülen insanlar olabilir . lütfen :)

i̇çi güzel olmadiğı sürece beş para etmez bi ozellik (bence)

i̇ç görünüşe giden yoll

sözlükte artık görmekten bıktığım başlıkların temeli, okumuyorum zaten o tarz başlıkları ama başka hiç bir şey göremeyecek hale geldik. insanları sınıflandırıp diğerlerini aşağıladığınızın farkında bile olmuyorsunuz (özellikle bazı yazarlar yapıyor bunu). lütfen, biraz daha ince düşünceli olursanız bir şey kaybetmezsiniz.

ne çok önem veriyorsunuz şu dış görünüşe yahu.bugün hastasıyla, elbisesi kirli diye ilgilenmeyen sorusuna cevap vermeyen doktor gördüm ben. ama karşısına güzel giyinmiş mevki makam sahibi birisi gelince bi çay ikram etmediği kalıyor hanımefendinin. bu ayrımcılık neden bir türlü kafam almıyor cidden. o yardıma muhtaç belki derdini tam anlatamasa bile iyi niyetli insanlara o kadar üzülüyorum ki, keşke insanları bazı konumlara getirirken sadece aldığı puana, okuduğu okula bakılmasa diyorum.

i̇çinize mi bakacaklar amk saçmalamayın.

en önemli şey. kimse içi güzel muhabbeti çevirmeyi bile düşünmesin. yıldız tilbe istisna babacim.

dış görülüş

hep önemlidir. insanların yargılanmasında açıkcası insanlığın başlangıcından beri en önemli etken budur. dün başıma gelen bir olay. akşam saat on gibi çok bunaldığım için evden çıktım. taksime doğru yürüyordum amacım gezi parkına varıp bi yarım saat bi saat oturmaktı. yürürken yerde kanlar farkettim ilerden aşağı doğru akıyordu. biraz yürüdüm, yerde doğulu olduğuna ten renginden direkt karar vereceğiniz türkçe bilmeyen bi adam vardı. kusmuş, kan kusmaya devam ediyor. gittim tabi yanına birileri daha geldi hemen sağolsunlar yan çevirdik herifi cahilce bi düşünceyle kanında boğulmasın diyip. ambulans aradık adamın başında bekliyoruz işte adam gitmiş. geldi ambulans, bi de polis arabası geldi neden bilmiyorum. ambulanstan indi işte sağlıkçılar geldiler düzelttik adamı falan ağzını yüzünü silip iyisin sen dediler. ''napıyosunuz adam kan kusuyor aq'' dedim tabii. polis kimlik istedi anında. yok dedim arabaya götürdüler. tc verdim falan geri döndüğümde ne ambulans var ne bi şey. adamı yeşilliğe bırakıp gitmişler. şimdi bunu neden anlattım? hepimiz biliyoruz ki o adam üstü başı pis olmasaydı ve o kadar esmer olmasaydı o ambulansa alınırdı en azından. o adamın hali yeterli muayene olma hakkına maloldu. zaten dediğim gibi insanlığın başlangıcından beri dış görünüş hüküm verme aracı olarak kullanılıyordu. beyazların siyahilere yaptıkları çok basit bir örnek. bunun günümüzde insan ilişkilerine, aşka meşke inmiş olması da sürpriz değil hep vardı. sadece modern gençlik artık sadece bna bakarak karar verdiği için çok göze batıyor. fakat şöyle de bir sıkıntı var dostlar. bir şair bulduk diyelim, bu adamı deniz kenarına götürdük. bir şeyler yaz buradan ilham alarak dedik. bütün şairler neredeyse suyun ve gökyüzünün maviliğinden ya da derinliğinden dem vurarak bir şeyler yazarlardı herhalde. oysa ne o gökyüzü ne de o su mavi di mi? ama o şair gökyüzünün gözümüze neden mavi gözüktüğünü anlatsa okunmazdı. yazdığı edebi bi eserden çok, sıkıcı bir düz yazı - makale olurdu. işte bu dış görünüş ve iç görünüş meselesi de böyle. nasıl ki hiç kimse bir makaleyi açıp tekrar tekrar okumuyor, bir kere okuduktan sonra alacağı bilgiyi aldığını düşünüyorsa insanlar da karşısındakinin kim olduğunu kafasında belirleyip ona göre kullanıyor onu. peşinden gittikleri şey etkilendikleri şiirler oluyor her ne kadar çoğu samimiyetsiz de olsa. böyle işte. acımasız ama mantıksız da değil. dünya çirkin bir yer ve biz ona benzeyip onu yaşayanlar da bununla yüzleşerek geçireceğiz hayatımızı çünkü bizi bu gerçekçilikten alıkoyacak yeterliliğimiz yok dış görünüş konusunda.

(bkz: ümmiye koçak ) bu şalvar ne var 5 dk da değişirim önemli olan kafanın içindekini değiştirmek

i̇yiki sözlükte pp falan yok

dışardan avare manyak salak mal olabilirim kız gibi de olmayabilirim ama bende mutfak dolaplarını yağ çöz ile silip küvet cifliyorum hatta çamaşır suyu kokusuna bayılırım. dış görünüş insanın yarısını yansıtır bu çok saçma bir entiry oldu ama neyse bulaşık makinesi boşaltmaya gidiyorum kafam gelsin gg.

aldatıcıdır.

etkilemesin isterdik ama ne yazık ki ilk ona bakıyorlar. birinden hoslandıgında eger muhabbetin yoksa ve dikkat çekecek bi goruntun yoksa bos bekleyiş,uzaktan kesiş sonunda vazgeçiş. hadi eyvallah

bakımlı olmayı dış görünüş olarak kabul edersek dış görünüşün %55 i etkilediği varımına ulaşabiliriz.

''kendisinin son derece çirkin bir adam olduğunu zannediyordu ve bu zan, ona ilk gençlik çağından son gençlik demine kadar hayatı zehreden tasalardan biri olmuştur.bir gün demişti ki: -mon cher, dün gece, bu suratımın hali uykumu kaçırdı. onu, şöyle, hayalimde bir tahsis edeyim dedim. mesela alnımı daha muntazam bir şekle soktum.kafamı lepiska saçlarla örttüm.yanağımdaki halep çıbanını hazfettim (yok ettim,sildim). ağzımı ufalttım, çenemi incelttim. gene birşeye benzemedi. anladım ki bu kafayı kökünden kesip atmaktan başka çare yok.'' (bkz: ahmet haşim monografi)

benim hep kaybettiğim tarafım.. (bkz: çirkin itici fakir asosyal erkek)

sevgili seçiminde önemlidir. karakter dışında dış güzelliğe de önem vermeli insan. ama arkadaşlık ilişkilerinde pek değildir bence. arkadaş secimimde beni karşılıksız seven, konuşmasını sevdiğim herkesle arkadaş olurum.

dışını beğenmediğinin içini merak etmez insan

en önemli şey değildir, ama önemlidir. kendine bakan insan her zaman diğer insanlardan öndedir.

herkes ''benim için önemli değil'' der ama kimse çirkin bulduğu, kilolu, kısa boylu biriyle sevgili olmaz

az önce bir karaböcek öldürdüm ve onun ölüsüne bakarken dış görünüşe önem verdiğimi fark ettim oysa tek amacı hayatta kalmaktı ve ben onu sırf görünüşünden tiksindiğim için öldürdüm. canavar ruhumuz elimizde güç olduğunda ortaya çıkıyor.

dışımızı beğenmeyenler içimizi merak etmiyor.. daha iki gece önce daha birbirimizi görmemişiz iyi hoş muhabbet ediyoruz, gülüp eğleniyoruz, sonra birbirimizin fotosunu gördükten sonra muhabbet bıçak gibi kesiliyor. i̇nsan insanı bu kadar kırmamalı ya..

Şunu da es geçmeyin, tipi düzgün olan herkes sanki beceriksiz, aptal, işe yaramazmış gibi bir algı oluşuyor. Onlar da insan. Onların da herkes gibi iyi yönleri var, bilgili oldukları alanlar var. İstisnai durumlar hariç. O yüzden dış görünüşü iyi olmayan bir insanın sevildiğini hissetmesi, kendiyle barışması öyle kolay olmaz.

(#1964747) Çok rahatsız edici bir şey. Daha fazla konuşmak istemiyorum.

Dışınız ilgi çekici değilse içiniz merak edilmiyor ne söylerseniz söyleyin kural bu

Her sabah akalktığınızd elinizi yüzünüzü yıkarken aynaya baktığınızda kendinizle iki saniye konuşun diyinki; Paçoz gibi kalktın ama yine yakışıklısın/güzelsin İnsan unutmamalı önce kendini aynaya baktığında beğenmeli ki diğerleri beğensin. İnsanı özgüven kırıklıkları her zaman daha çok bunalıma iter. Konuşma, dinleme, dinledipi hakkında yorum yapabilmeye kadar her konuda sekteye uğratır. Ağzı laf yapamıyor dediğiniz insanlar farklı bir sorunu yoksa tek nedeni özgüvende eksiklikleridir. Yatağa başınızı koyduğunuzda keşke barındırdığını bildiğiniz her cümle sizi biraz daha yıpratır. Görünüşün iyi yada kötü olsun herkeste aynıdır bu. Birde Pişman olmaktan asla korkmayın. Bile bile pişman olacağını, şeyleri de asla yapmayın.

günümüz dünyasının altın kuralı. belki istisnayı sapyoseksüeller bozar bilemiyorum.

Bu konuda yorum yapmayı bırakmayı gerekiyo insanlar acilen. Yüzün çok güzel biraz da zayıflasan daha güzel olcaksın diyolardı 10 kilo verdim bu sefer de yeter artık daha fazla zayıflama çirkinleşiyosun diyolar. Ben de şey diyorum SA NA NE

maalesef, insani ilişkiler’de her şeyden önemlidir. hiç kimse çirkin & kilolu bir kadınla veya tipsiz & bakımsız bir erkekle asla muhatap olmak istemiyor. bunun nedenini anlıyorum ama. sağlık problemleri hariç, bir insanın kilolu veya aşırı zayıf olmasını insanlar kendine özen göstermemesi olarak algılıyor. bir de her ne kadar modernleştik desek de bilinçaltımız seçimlerimizde daha ön planda. neslini devam ettirme ve korunma içgüdüsü aşırı baskın. bu da dış görünüşü aşırı baskın kılıyor.

Global dünyanın yarattığı, sürekli değişen evrensel güzellik, yakışıklılık algısı. (bkz: Bunlar dış minnakların oyunu.)